Avrasya Araştırma Enstitüsünde “Yesevi’den Okumalar” adlı konferans düzenlendi

 

Ahmet Yesevi Üniversitesi Avrasya Araştırma Enstitüsü, Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı (TİKA) ve Al-Farabi Kazak Milli Üniversitesi Şarkiyat Fakültesi TÜRKSOY Bölümü olarak ortaklaşa düzenlenen "Yesevi’den Okumalar" adlı konferansı Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Ortaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Bölümü Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatçı verdi. Konferans öncesi açılış konuşmalarını Türkiye Cumhuriyeti Almatı Başkonsolosu Sayın Rıza Kağan Yılmaz ile Avrasya Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Nevzat Şimşek yaptılar.

Sayın Rıza Kağan Yılmaz açılış konuşmasında Türkiye ve Kazakistan’daki kanat önderlerini bir araya getirerek halkları birbirine yakınlaştıran “Gönül Kervanı” gibi organizasyonları gerçekleştirdikleri için Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi ve Avrasya Araştırma Enstitüsüne teşekkür etti. Doç. Dr. Nevzat Şimşek konuşmasında 2016 yılının UNESCO tarafından Yesevi yılı olarak ilân edildiğini ve bu çerçevede ilk olarak Almatı’da “Hoca Ahmet Yesevi’nin Manevi Mirası” isimli bir Uluslararası Çalıştay ile başladıklarını, ardından Üniversite olarak Ankara’da başta Uluslararası Yesevi Sempozyumu olmak üzere çeşitli etkinliklerin düzenlediğini belirterek bu tür etkinliklerin devam edeceğini iletti. Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Musa Yıldız’a, Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek’e ve Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Mehmet Kutalmış’a katılımlarından dolayı teşekkür etti.

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatçı konuşmasında Hoca Ahmet Yesevi’nin sıradan bir din adamı olmadığını ifade ederek onun bir İslam mutasavvıfı olduğunu belirtti. Tasavvuf deyince sorulması gereken sorular olduğunu belirterek bunların biz kimiz, neyiz, neredeyiz, nereden geliyoruz, nereye gidiyoruz, ne haldeyiz ve ne hale dönüşeceğiz soruları olduğunu ifade etti. Bu sorulara ilişkin önceden yaşayanların mirasının var olduğunu ifade ederek bu mirasın iyi değerlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Hoca Ahmet Yesevi’nin Türk Dünyası için anlam ve önemine değinerek bu bağlamda 3 hususun öne çıktığını belirtti. Bunların; 1-Doğru İslam, 2-Türkçe İslam ve 3-Alperen ruhlu aksiyoner bir kimlik olduğunu belirten Tatçı, bunların da şeriat, tarikat, marifet ve hakikatten oluşan bu dört kapıda gerçekleştirildiğini dile getirdi. Burada amacın hakikate ulaşmak olduğunu da söyleyen Tatçı, bu kapıların da tek tek değil, hep birlikte ve senkronize idrak edilmesi gerektiğini dile getirdi. Hoca Ahmet Yesevi’nin sıradan Türkçe kelimelere yeni emareler giydirerek dini anlattığını belirtmekle beraber Türkçeyi bir mana diline ve ilk defa vahiy diline getirdiğini de ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Mustafa Tatçı, herhangi kimse Yesevi’nin tecrübesini yaşayarak onun dini anladığı şekilde anlar ise herhangi bir dili hakikat diline getirebileceğini ifade etti ve hakikat dilinin insanın ana dilinde anlaşılacağını sözlerine ekledi. Bu görüşlerine ek olarak Kuran-ı Kerim’i Arapça yazıldığı için kelimelerin manalarının doğrudan anlaşılamadığını ifade etti.

Yuvarlak Masa sonunda katılımcılar Hoca Ahmet Yesevi’nin eserleri ve fikirleri üzerine görüş alışverişinde bulundular.


Haber Resimleri