Bir Sistem Kurucusu Olarak Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri Konferansı

 Ahmet Yesevi Üniversitesi ile İlmi ve Metodolojik Araştırma Merkezinin ortak girişimleri ile gerçekleştirilen Bir Sistem Kurucusu Olarak Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri Konferansında Hoca Ahmet Yesevi’nin arkasında bıraktığı eserler anlatıldı.

İlmi ve Metodolojik Araştırma Merkezinde gerçekleştirilen konferansta konuşma yapan Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Musa Yıldız, “Hoca Ahmet Yesevi hazretleri, Orta Asya’nın bozkırında sade bir hayatı çadırda yaşayan, İslamiyet insanların anlayacağı dille Türkçe anlatan büyük bir tasavvuf ehlidir. 73 yıllık bereketli geçen bir ömrün sonunda Yesevi Hazretlerinden bize 4 tane eseri kalıyor. Bunlardan birisi bir yaş name eseri olan Divan-ı Hikmettir.” şeklinde konuştu.

Hoca Ahmet Yesevi’nin Fakrname isimli eserine Peygamber Efendimizin “Fakirlik benim övüncümdür” sözünden esinlenerek kaleme aldığı ifade eden Prof. Dr. Musa Yıldız, “Divan-ı Hikmet’’ manzum eseridir. Bir de mensur mukaddimesi niteliğinde Fakrname’si var. Peygamber efendimiz ‘Fakirlik benim övüncümdür’ diyor ya Yesevi Hazretleri de fakirlik temasını ön plana çıkararak fakirliğin kitabı, fakirliğin mektubu denebilecek bir eser oluşturmuş. Dört kapı, kırk makam diye duymuşsunuzdur. Bunu öğreten kişiyi Hacı Bektaşi Veli Hazretleri olarak biliriz. Hacı Bektaşi Veli Hazretleri de Yesevi Hazretlerinin talebelerinden biridir. Dört kapı kırk makamı Hacı Bektaşi Veli Hazretleri Fakrname’den öğrenmiştir. Hatta Velayetname’de Hoca Ahmet Yesevi Hazretleriyle görüştü, Yesevi Hazretlerinin ona üstatlık kuşağını giydirdiği rivayet edilir” ifadelerini kullandı.

Yesevi Hazretlerinin hoşgörüsü ile ilgili bir anı anlatan Prof. Dr. Musa Yıldız, “Bir gün Yesevi Hazretleri ders verirken yüzü kapalı birisi hızla içeri giriyor, önüne bir çuval bırakıyor ve kaçıp gidiyor. Yesevi Hazretleri çuvalı açıyor bakıyor ki, çuvalın içinde evladı İbrahim’in kanlar içinde kafası var. Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri yanındaki öğrencilerine, ‘Kinle din bir arada olmaz. Gidin benim evladımı kim öldürdü, onu bulun. O kabile içinden birini getirin, ben kızımı onunla evlendireceğim’ diyor. O bozkırda, o coğrafyada insanlara mesaj ulaştırabilmek için Yesevi Hazretleri olmak lazım” diye konuştu.

Konferansın sonunda konuşan İlmi ve Metodolojik Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Osman Şimşek katılımlarından dolayı Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Musa Yıldız’a teşekkür etti ve plaket takdim etti.


Haber Resimleri